Bir Menü Ekleyin
Britanya’da Yapılacak Aktiviteler ve Gezilecek Yerler, Britanya Gezi Rehberi Kısıtlı insan ömründe mutlaka gezip görülmesi gereken çeşitli şehirler ve ülkeler bulunuyor. Asırlar boyu süregelen kültürel yapısı ve kendine özgü gelenekleriyle farklı bir Dünya izlenimi veren Britanya Adaları da herkesin mutlaka gezip görmesi gereken güzelliklerin başında yer alıyor.
Britanya Adaları, 2 büyük ada ve 6 bin civarı küçük adacıklardan oluşan kuzeybatı Avrupa’nın ihtişamlı takımadalarıdır. Britanya; İzlanda ve Büyük Britanya olarak adlandırılan 2 büyük adayla öne çıkar. Kuzey Işıkları ve volkanik faaliyetleriyle bilinen İzlanda ile İngiltere, Galler ve İskoçya’nın oluşturduğu Birleşik Krallığın yer aldığı Büyük Britanya, doğal güzellikleri ve tarihi dokusuyla milyonlarca insanın dikkatini üzerinde toplar.
Britanya’ya yapılan gezilerin de belli bir sırayla yapılması daha verimli olacaktır. Kendi başına oldukça büyük yüzölçümüne sahip olan Britanya, bölgelerine ayrılarak gezilmesi halinde daha kolay ve akılda kalıcı bir gezi olacaktır.
1. Galler
Söz konusu Galler olunca akla ilk gelen şehir de Cardiff oluyor haliyle. Britanya’da Yapılacak Aktiviteler ve Gezilecek Yerler Galler Ulusal Müzesine ev sahipliği yapan Cardiff’te yılın belli zamanlarında oldukça ilgi çekici festivaller düzenleniyor.
Eğer Galler’e planlı bir şekilde gelinecekse mutlaka Brecon Caz Festivali ve Hay-on-Wye Festivali’nin tarihlerini göz önünde bulundurmakta fayda var. Brecon Caz Festivali’nde dünyaca ünlü yıldızlarla birlikte ruhunuzu beslemek son derece unutulmaz bir anı olarak zihninize yer edecektir.
“Ben gürültüden hoşlanmam” diyorsanız Hay-on-Wye Festivali tam da size göre. Bu edebiyat festivali, Galler’in Hay-on-Wye adlı şirin mi şirin bir köyünde yapılıyor. Kitapların canlandırılıp filmlerin ve bolca sohbetin yer aldığı festival yaz aylarında 10 gün sürecek şekilde planlanıyor.
Daha çok edebiyat olmasından yanaysanız Galler Ulusal Kütüphanesi’ne mutlaka uğramalısınız. Sir John Williams ve Shirburn Kalesi gibi koleksiyonları içinde bulunduran bu şahane kütüphane, yılın her günü şehre turist çekmekte oldukça başarılı konumda.
2. İngiltere
İngiltere, başlı başına sanat eseri aslında. İngiltere, tarihi dokuları ve asırlarca bozulmadan günümüze gelen eserleriyle hep hafızalarımızda yer ediyor.
19. asırda inşa edilen Big Ben’de çalan çan sesleri sizleri bu eşsiz saat kulesine davet eder adeta. İzmir Konak Meydanı’ndaki saat kulesini görmüş gibi memleket anıları canlanmaz gözünüzde. Çünkü Big Ben, Dünya’nın en büyük 2. saat kulesi olma niteliğini taşır. 2 asır boyunca hiç eskimeyen tarihi görünümü ile gözleri kamaştıran Big Ben, hafızanıza adeta çocukluk aşkınız gibi kazınıp hiç çıkmaz.
Vakti zamanında mahkumların hapsedildiği Londra Kulesi ise tam 1000 yıldır dimdik ayakta duruyor. İçerisinde geçirdiğiniz zaman boyunca asırlar boyu hem idamların yapıldığı hem de gözlemevi olarak kullanılan bu nadide eserin duvarlarına dokunmak içinizde bir ürperti yaşatabilir.
Londra demişken Tower Bridge’i duymuş muydunuz? Londra Kulesi kadar eski olmayan bu köprü İngiltere mimarisine bakıldığında henüz çok yeni inşa edilmiş bulunuyor. Şehrin tarihi görünümüne zarar vermemek adına 19. asrın sonunda inşa edilen Tower Bridge, yaya trafiğine de açık olduğundan bu köprü üzerinden yürümek ömrünüze 5 yıl katacak cinsten. Britanya Gezi Rehberi Bizim Boğaziçi Köprüsü gibi zannetmeyin sakın, Tower Bridge, gemilerin geçebilmesi için açılıp kapanabiliyor. Elin Londra’sında denize düşmemekte fayda var.
Lunaparklarda görmeye alışık olduğumuz dönme dolaba farklı bir boyut kazandırılmış Londra’da. 135 metre yükselip Londra’nın her yerini ayaklarınızın altına seren London Eye, adeta İngiltere’nin sembolü halinde. “Dönme dolap için İngiltere’ye mi gidilir?” diyenlerin yüzüne adeta tokat gibi yapışan London Eye’ı görmeden sakın İngiltere’den ayrılmayın.
3. İskoçya
Nice yiğitlere etek giydiren ülkenin adıdır İskoçya. Kendine özgü çalgı aleti olan “gayda”nın sesine sık sık rastlayabilirsiniz. Erkeklerin “kilt” adı verilen etekleri giymesini sakın garipsemeyin. Kilt, İskoçya’da geleneksel bir kıyafettir çünkü.
Britanya’nın tarihi mimari alışkanlığından nasibini alan İskoçya’da 1000 yıllık maziye sahip St. Giles Katedralini görmek muhtemelen aklınızı başınızdan alacak. Katedralden çıktıktan sonra bulunduğumuz yüzyıla biraz daha yaklaşmak adına 800 yıllık tarihe sahip Stirling Kalesini görmek, her gezginin rüyasıdır.
4. İzlanda
Britanya gezisinin son durağı olan İzlanda, hep doğal güzellikleriyle ön plana çıkıyor. Aktif volkanların bulunması ve hareketli volkanik faaliyetler İzlanda’ya oldukça şahane görseller katıyor.
İzlanda’nın hemen hemen her noktasına dağılmış halde olan onlarca gayzer görmeniz mümkün. Yerde bulunan deliklerden bir anda fışkıran sıcak su, yerden 60-70 metre kadar yükseklere çıkabiliyor.
Sadece gayzerler mi? Elbette hayır. İzlanda’da bulunan çeşitli yanardağlar da oldukça ilgi çekici oluyor turistler açısından. Günümüzde halen aktif halde olan yanardağları görmek her ne kadar güzel olsa da bir miktar tehlike de içerebiliyor.
Türkiye’de görmeye alışık olduğumuz doğal milli parklar kadar şahane Thingvellir Milli Parkı da İzlanda sınırları içerisinde bulunuyor. UNESCO, Thingvellir Milli Parkı’nı Dünya Mirası Listesine almış ve Vikinglerin bir zamanlar yaşadığı bu doğayı korumaya başlamış bulunuyor.
İzlanda’nın doğal güzelliklerinden bahsederken Kuzey Işıklarına değinmeden olmaz. Britanya Gezi Rehberi Sadece Kuzey Işıklarını izlemek için yıl içerisinde Dünya’nın dört bir yanından turistlerin akın ettiği İzlanda’da sanki gece gündüze dönüyor, farklı bir gezegene bir kapı açılıyor gibi. Bu göz kamaştıran büyüyü fotoğraflamak için günlerce bekleyen fotoğrafçılardan ziyade sadece o anın tadını çıkarıp o anı yaşamak için gelen hayli insan var. Britanya’ya kadar gidip o rüya gibi anları yaşamadan, görmeden dönmek muhtemelen çok büyük bir kayıp olacaktır.
